Balıkesir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Sanatlar Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Aylin Güngör, grafik tasarımın dijital dünyadaki evrimini ve halkla etkileşiminin önemini vurgularken, tasarımın sadece estetik değil, aynı zamanda toplumsal bir ifade biçimi olduğunu belirtti.
ÖZEL HABER: BUSE ASLAN
Balıkesir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Sanatlar Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Aylin Güngör, grafik tasarımın dijitalleşen dünyada nasıl bir evrim geçirdiğine dair önemli açıklamalarda bulundu. Hem akademik alanda hem de sanat dünyasında aktif olarak yer alan Güngör, grafik tasarımın halkla etkileşimini ve günümüz dijital ortamlarında tasarımın nasıl bir değişim gösterdiğini detaylı bir şekilde ele aldı.
Doç. Dr. Aylin Güngör, grafik tasarımın son yıllarda dijital teknolojilerle birlikte büyük bir dönüşüm yaşadığını belirterek, tasarımın sosyal ve kültürel bağlamda nasıl evrildiğini vurguladı. Dijital araçların, tasarımcıların ifade biçimlerini ve projelerindeki yaratıcılıklarını daha da genişlettiğini ifade eden Güngör, bu değişimin estetik anlayışını nasıl dönüştürdüğüne dair görüşlerini paylaştı. Grafik tasarımın günümüzde daha etkileşimli, dinamik ve kişiselleştirilmiş hale geldiğini belirten Güngör, dijital ortamların grafik tasarımcılar için sonsuz olanaklar sunduğunu söyledi.
SANAT DÜNYASINDAKİ KATKILARI VE SERGİLERİ
Akademik kariyerinin yanı sıra grafik tasarım ve illüstrasyon alanında birçok önemli sergiye imza atan Doç Dr. Aylin Güngör; yerel ve uluslararası platformlarda düzenlediği çeşitli kişisel ve grup sergileri ile, çağdaş grafik tasarım ve sanat anlayışını yansıttı.
Güngör, sergilerinde tasarımın yalnızca görsel bir araç olmanın ötesine geçtiğini, izleyiciyi düşünmeye sevk eden ve toplumsal sorumlulukları göz önünde bulunduran bir sanat biçimi olarak grafik tasarımın gücüne dikkat çekti.
Grafik tasarımın, sanatla ve toplumla güçlü bir bağ kurmasının önemine değinen Doç. Dr. Güngör, halkla etkileşimin tasarım sürecindeki yerinin giderek daha fazla fark edildiğini belirtti. Tasarımın toplumsal olayları, kültürel değerleri ve çağdaş meseleleri yansıtma görevini üstlendiğini vurgulayan Güngör, grafik tasarımın toplumu yönlendiren ve bilinçlendiren önemli bir iletişim aracı olduğunu ifade etti. Tasarımın yalnızca estetik bir zevk yaratmanın ötesinde, izleyicilerin düşünsel olarak da etkileşimde bulunmalarını sağlamak için bir köprü kurduğunu söyledi.
2010 yılında Slovenya'nın Ljubljana Üniversitesi Güzel Sanatlar ve El Sanatları Eğitim Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü’nde ilk kişisel grafik ve illüstrasyon sergisini gerçekleştiren Güngör, ardından 2011’de Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü’nde Eskişehir’de kişisel bir sergi açmıştır. Bu sergiler, sanatçının özgün dilini ve grafik tasarımın yaratıcı potansiyelini uluslararası arenada tanıttı.
2015 yılında İçel Art Club'ta "Climbing to the Moon" adlı illüstrasyon sergisiyle dikkat çeken Güngör, 2016 yılında bir dizi etkileyici sergiye imza atmıştır. Bu sergiler arasında, "The World Aside..." adlı sergisi Tosca Art&Design’da, "Let Everyone Do What They Like Most Tonight" adlı sergisi Ankara'da ve "Balance: There are Other Things in the World" adlı sergisi Erzurum’da yer almıştır. Aynı yıl içinde İstanbul'da düzenlenen "İKSV İstanbul Design Biennial, Are We Human?" etkinliğinde de yer alarak, grafik tasarımın insan odaklı yönlerini sorguladı.
2016 yılı, aynı zamanda Güngör’ün uluslararası alanda tanınan sanatçılar arasında yerini sağlamlaştırdığı bir yıl olmuştur. UNESCO tarafından düzenlenen "Visual Memory Heritage Against Cultural Devastation" sergisine katılan Güngör, Litvanya'da gerçekleştirilen bu etkinlikte de eserlerini sergiledi.
2017’de Bulgaristan'ın Varna şehrinde "Did You Know?" adlı grup sergisine katılan sanatçı, bu sergiyle birlikte sanatının evrensel dilini daha geniş bir izleyici kitlesine sundu
HABER: BUSE ASLAN
Yorum yapın