Balıkesir İşadamları ve Müteahhitler Derneği Başkanı Bülent Haluk Türkbeyi, Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okullarda yaptığı bina güçlendirmelerinde teknik bilgilerin eksik yaptığını iddia etmesinin ardından Burhaniye’de ihaleyle aldığı okul binasının güçlendirilmesi işinde binanın yıkılması gerektiğiyle ilgili itirazı kabul edildi. Türkbeyi, daha öncede yaptığı açıklamasında; “Mezarlık üzerinden pazarlık yapılmasını müsaade etmeyeceğim. Kağıt üzerinde hiçbir sorumluluğu olmayan memurlar emekli olup gidecek, yasal anlamda sorumlusu olan müteahhit olarak ben bu okulların güçlendirmesini yapmıyorum” demişti.

İş insanı Bülent Haluk Türkbeyi’nin itirazını inceleyen İl Milli Eğitim Müdürlüğü 11 ay sonra kararını vererek okulun yıkılması gerektiği görüşüne vardı. Okulun güçlendirmesini yaptığı takdirde öğrencilerin büyük tehlike içinde olacağı için yıkım kararının alınmasını isteyen Türkbeyi bu tür ihale alan bütün müteahhitlere duyarlı olma çağrısında bulundu.

 

“OKULUN YIKILMASINI İSTEMİŞTİK”

BAİMDER Başkanı ve Hazrahan İnşaat sahibi Bülent Haluk Türkbeyi  yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Geçen yıl yine bu tarihlerde basın açıklaması yaparak güçlendirme işiyle ilgili itirazımızı kamuoyuna duyurmuştuk. Geçtiğimiz yıl Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde güçlendirme ihaleleri vardı. Bunlardan bir tanesi de bizim uhdemizde kalan Burhaniye Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi güçlendirme inşaatıydı. Biz o zaman bu okulun güçlendirmeyle bile dahi kurtulamayacağını kuruma bildirmiştik. Ama kurumdan bir iki kişinin olumsuz davranışları bu ihaleye yansımıştı. Bu itirazımızdan iki kişinin yüzünden sonuç alamamıştık. Sonra biz de böyle bir hassas konuyu kamuoyuyla paylaşmıştık.

 

“11 AY SONRA OKULUN YIKILMASINA KARAR VERİLDİ”

Bu konuyla ilgili 11 aylık bir süreç yaşadık. Bu süreçte biz itiraz ettik. Özellikle zemin etüdü projesinin doğru yapılmadığı, hatta hiç yapılmadığını ve güçlendirme projesinin buna uygun olmadığı itirazlarımızı yinelemiştik. Bu itirazların yenilenmesi sebebiyle başta valimize çok teşekkür ediyorum, hassasiyet gösterdi ve konuyla ilgili yeniden incelemeler başladı. İncelemelerin sonucunda bizim geçen sene iddia olarak görülen itirazımızın gerçek olduğu ortaya çıktı. Milli Eğitim Müdürlüğünden gelen rapor bu okulun zemin etüdü sonuçlarında sıvılaşma olduğunu ve yıkılması gerektiği verildi.

 

“TABUT OKUL YAPIYORUZ DEMİŞTİK”

Biz burada söylediklerimizin iddia değil gerçek olduğunu söylüyorum. Bunu da söylememin sebebi şu; biz o işimizi yapıp oradan kârımızı alıp kenara çekilebilirdik. Ama bizi bilen biliyor, biz yaptığımız her işi doğru yapmaya, işimizde idealist davranmaya çalışıyoruz. O dönemde güçlendirme işinin yapılamayacağını söylediğimizde gerek basın içinden gerek vatandaşlarımızdan gerekse de bürokratlarımızdan yanımızda olanlara çok teşekkür ediyorum. Tabi bunun yanında iddialarımıza inanmayanlar da oldu. Hele hele basından bir iki grup karşı çıkmıştı. Oysa ki Milli Eğitim Müdürlüğünün raporu onlara da bir ders oldu. Çünkü biz çok büyük bir riske girmiştik. Tamam, idealist davranıyoruz ama bu işte ben ve şirketin olumsuz bir raporla karşılaşsaydık şu an biz hem şirketimizi, geleceğimizi hem de kurumlarla olan ilişkilerimizde sonuna kadar dibe vurmuştuk. Eğer olumsuz şartlarda bu işi yapsaydık orada çoluk çocuk eğitim görecekti. Biz o dönemde de söylemiştik tabut okul yapıyoruz diye. Ama inanmamışlardı. Sayın valimiz bu konuda hassasiyet gösterdi, incelemeler tekrar yapıldı sonuçta okulun yıkımına karar verildi.

 

“SIVILAŞMA GÖRÜLDÜ”

Projede 11 aylık bir süreç yaşandı, yeniden zemini etütleri yapıldı, yeniden sondajlar yapıldı ve okul binasında sıvılaşma, tabyaların sarkması ve projenin ona uygun olmadığı kanaatiyle yıkımına karar verildi. Ayrıca ihaleyi aldığımız tarihten üç ay önce de Edremit’te bir okulun güçlendirme işini almış zeminin buna uygun olmadığı itirazımızı yaparak yine okulun yıkımını sağlamıştık. Sıvılaşmayı zemin etüt ve sondaj firmaları kontrol ediyor. Yetkili bir firma bu yerlere gidiyor eğer bir bina varsa hem içinden ve dışından örnekler alıyorlar. 2019 yılındaki yeni yönetmeliğe göre kriterleri değişmişti. Bunun yanında yanılmıyorsam 1000 metrekareyi geçen binalarda hem içeriden hem dışarıdan birden fazla sondaj alınıyor. Sonra bu örnekler çeşitli incelemelerin ardından toprağın ya da zeminin kabiliyeti ortaya çıkıyor.

 

“MÜTEAHHİTLER İTİRAZ HAKKINI KULLANMALI”

Bizim ihaleye girdiğimiz dönemde Balıkesir’de 15 ila 25 arasında okulun güçlendirmesi ihaleye çıktı. Ben buradan müteahhit arkadaşlara çağrıda bulunmak istiyorum. Toplumda bazı mesleklere yakıştırmalar var. Bu medyada da var, müteahhitlikte de var. Mesleğini doğru yapmayan insanlara çeşitli yakıştırmalar yapılıyor. İşte kimisi müteahhitlere hırsız der, kimisi gazetecilere başka bir şey der, kimi emlakçısına der. Ama bunların içinde işini doğru yapanlar da var. Bizim özellikle kamu müteahhitlerinde devlet fiyat farklarını düzeltme yaptıkça buna rağmen bizim müteahhit arkadaşların çoğu tenzilatlı iş almaya devam ediyor. O zaman biz hükümete ve devlete karşı inandırıcılığımızı kaybediyoruz. Özel sektöre gelince de bizim müteahhitlik sektörüne aşırı derecede geçiş oldu. Ama burada belediyelerin en hassas şekilde davranması gereken şey müteahhitlik belgesini deneyim ve mühendislerin işin başında oluşlarını denetlemeleri lazım. Her taraf ev, bina orada müteahhit arkadaşlarımızın da kanuni haklarını kullanarak uygun görmedikleri projeye itiraz etmelidir. Çünkü zaman gelip geçiyor insanların itibarları, ismi zedelenebiliyor. Bu bir ahlaki durumdur itiraz etmeleri çok doğal ve olması gereken bir şeydir. Bunun yanında itiraz edilmeyen şeyler de vardır.”




KAYNAK: İHA