Balıkesirlilerin günlerdir dilinde olan “Dönüşüm Kongresi”ne konuşmacı olarak katılan Balıkesir İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Çetin, Türkiye’deki çiftçi ve üreticilerin önemli sorunlarından bir tanesinin de aynı bakanlığa aynı partiden gelen diğer bir ismin bir öncekinin projelerini sürdürmek bir yana adeta çöpe atması nedeniyle tarım ve hayvancılık politikalarında sürdürülebilirlik olmadığını söyledi.

Kuvayı Milliye’nin ve Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ruhuna uygun “Yeni Bir Balıkesir Vizyonu” ortaya koymak için şehrin bütün bileşenlerinin katılarak katkı sunduğu ‘Balıkesir Dönüşüm Kongresi’ sona erdi.

Kongrenin ilk gününde Prof. Dr. Ergün Demir’in moderatörlüğünde yapılan ‘Tarım, Hayvancılık ve Kırsal Kalkınma’ başlıklı oturuma konuşmacı olarak katılan Balıkesir İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Çetin, sektörün yaşadığı sorunları ve çözüm önerilerini sıraladı.

Konuşmasına bir anlamda Balıkesir tarımının röntgenini çekerek başlayan Başkan Çetin, “Bulunduğum kurum 5 bin üyesi olan 6 bin 500 aday üyesi olan Balıkesir’in tamamına hizmet veren bir kurum.

Ülkemizde 2023 yılı sonu itibariyle 16 milyon 583 bin büyükbaş hayvan bulunmaktadır. İlimizde ise bulunan büyükbaş hayvan sayısı 532 bin 646’dır. Türkiye’deki hayvan varlığın yüzde 3.1’ine Balıkesir olarak biz sahibiz. Bununla da Türkiye’de 7. sıradayız.

İlimiz gerek büyükbaş, gerek kuzu eti ve beyaz et sektörü olmak üzere hayvancılıkta öncü bir il. Tarım ve hayvancılığı birbirinden ayıramayız. Hayvancılığın olduğu yerde tarım da olmak zorunda.

Süt konusunda ise ilimiz Konya ve İzmir’den sonra süt üretiminde Türkiye’de 3. sıradayız. Burada da ülkedeki günlük süt miktarının 3,7’sini ilimiz ürettiğini göstermektedir.

Basından da takip ediyorsunuzdur. Gündemde hep et ve süt fiyatları var. Bizlerde bundan rahatsızız. Ancak bir ürünün üretim maliyeti vardır. Bugün geldiğimiz noktada zararına üretim yapıyoruz. Buna kimse dayanamaz. Bugün bu dönüşüm kongresinin yapılmasının bile bir sebebi kırsaldaki nüfusu kaybetmemizdir. Biz gençlerimizi tekrardan kırsala döndürmek için el birliği projeler üretip bu insanları yaşadığı yerde mutlu etmek durumundayız.

Bu konu yerel yönetim yada tarım bakanlığını içi değil topyekûn yapılması gereken bir konu. Tarım ve hayvancılık siyaset üstü bir konu. 

Bizlere verilen desteklemeler artık çok düşük kalıyor. Malum enflasyonun artmasıyla birlikte bizim gibi tarım ve hayvancılıkla uğraşan üreticileri tatmin etmeyecek seviyelerde, bunların revize edilmesi elzemdir.

Özellikle bizim ülkemizde hayvancılıktaki temel problemlerden birisi de genetik sıkıntısıdır. Son yıllarda bakanlığın verdiği hatalı kararlar neticesinde saf ırkları kaybettik. Melezlemeyle birlikte verimde düştü. Burada problem sayısal anlamda hayvan varlığımız fazla gözükmesine rağmen yeteri kadar sağlıklı üretim alamadığımız için verimliliğimizi ve sürdürülebilirliğimizi kaybettik.

Damızlık gebe ve düve ihtiyacımızın bir çoğunu yurt dışında karşılamaktayız. Bu dövizin dışarıya çıkması ve bir daha ülkemize geri dönmemesine sebebiyet vermektedir. Buda üzücü bir durumdur. Biz ülke olarak gen kaynaklarımızı genişletip, yerli üretimi özendirip, kendi üretimimizi sağlamalıyız. Bunu da dişi sperma ile sağlayabiliriz” dedi.

 

GÜBRE YÖNETİMİ BAŞLI BAŞINA BİR SORUN

Hayvan üreticilerinin yaşadığı sıkıntılardan birinin de gübre yönetimi olduğunu söyleyen Başkan Çetin, bunun sebebinin ise yeteri kadar altyapı ve biyogaz tesisi olmamasından kaynaklandığını iddia etti. Çetin, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bu konu hem çevreyi kirletmeye sebep vermekte hem de üretici büyük cezalar ödemek zorunda kalıyor. Bununla ilgili işletmelerin modernleştirilmesi ve mevcut biyogaz tesislerinin artması bu sorunları ortadan kaldıracaktır.

Özellikle ülkemizde aile tipi işletmeler fazladır. Bunların dönüşüm sürecinde tip projelerle belli alanlara taşıyıp üreticilerin üretim yapmasını sağlayabiliriz” dedi.

 

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VURGUSU!

Balıkesir İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Çetin, konuşmasında gıda ve hayvancılık alanlarındaki sürdürülebilirliğe ayrı bir yer verdi ve bu konunun önemine dikkat çekti. Çetin, bu konuda bakanlığın geçte olsa planlı üretime geçtiğini ifade ederek şunları söyledi: “Planlı bir üretimden söz edebilmek için sürdürülebilirliği sağlamak zorundayız. Buda girdi maliyetleri ve fiyat istikrarı ile sağlanmalı. Üretim sekteye uğratılmamalıdır. Bakanlıkla, üniversiteler, yerel yönetimler birlikler, kooperatifler 5-10 yıllık gerekirse 20 yıllık kalkınma planı yapmalılar.

Bakan ve parti değişse bile bu planlamalar değişmemelidir. Bizim en büyük sorunumuz aynı partiden olmasına rağmen bir bakanın uyguladığı projeyi diğer bir bakan değiştirmekte ve bir sürü yatırım heba ve çöp olmaktadır. Ülke olarak buna bir son vermeliyiz.”

 

BALIKESİR’DE GÜÇLERİMİZİ BİRLEŞTİRDİK

Başkan Çetin, son olarak Balıkesir özelinde Türkiye’ye örnek hayata geçirdikleri bir projeden bahsetti.  Balıkesir’deki bütün birliklerin birleşerek Balıkesir Birlikleri Anonim Şirketini kurduklarını söyledi. Çetin; “Bu birlikler 42 bin üreticimizi temsil etmektedir. Amacımız belli dönemlerde süt fazlalığı olmakta. Özellikle Nisan-Mayıs-Haziran aylarında. Bu fazlalığı fiyat düşüklüğüne sebebiyet vermemesi için süt tozu tesisi kurmaktayız. Biz güçlerimizi birleştirdik. Diğer illere de örnek olacak bir proje oluşturduk. Bu faaliyete geçerse tarım ve hayvancılıkta uğraşan üreticiler geleceğe güzel baktığı ve sorun yaşamadığı bir üretim modeline geçmiş olacağız” dedi.

 

HABER: İLKAN TOPRAK